1816 senesinde Kanarya adaları açıklarında yaşanmış, bir insanlık dramı olan 13 günün hikayesini resmeden devasa tablo ‘Medusa’nın salı’ nın tam önünde durmaktasınız. Lütfen yazıyı okumadan önce tabloya göz gezdirin…
Birbirine geçmiş bedenler, derme çatma salın üstünde birbirine yakın dursalar da, başka dünyadalar sanki. Büyük bir ölüm kalım savaşı verilmiş olmalı, aşağıda ölüm, yukarıda ise yükselmiş insanların işaret ettiği bir umut var. Uzaklarda bir gemi olmalı onlara bu coşkuyu veren.. Okyanusun hırçınlığı arkadaki dalgalardan belli, dalgaların önünde ise yorgun, aç sefil durumda vücutlardan bir set. Binlerce metre derinlikte denizden çok sal ile ilgilenmemizi istemiş olmalı ressam. Ölümün duyulan nefesini, dehşetengiz o anları dalga dalga ruhumuzda yaşatmayı amaçlamış. Gerçekte yaşanmış bir hikayeden ilham alan, üstünde çok düşünülmüş, yüzlerce eskiz denemelerinden sonra yapımı neredeyse bir sene süren bir başyapıt. Ressamı Théodore Géricault’un 27 yaşındayken yaptığı ‘Medusa’nın Salı’ Fransız romantizmin ilki ve en değerli eserlerinden biri. Paris’te Louvre müzesinde yaklaşık 7 metre genişliğinde ve 5 metre eninde devasa boyutuyla sergileniyor.
Medusa Fırkateyni, Temmuz 1816’da Fransa’dan yola çıktığında rotasında Senegal St. Louis limanı vardı. Kral tarafından gönderilen dört fırkateynden biriydi ve İngilizlerin Fransızlara bıraktıkları limanı teslim almak üzere yola çıkmıştı. Gemide yeni bölgenin haritasını çıkaracak bilimadamları, Kral 18. Louis tarafından yeni atanan Senegal valisi Schmaltz, ailesi, sivil hizmetçiler ve bir deniz taburu olmak üzere yaklaşık 400 kişi vardı. Fırkateynin kaptanı Huges Duroy de Chaumereys liyakatla göreve gelmemişti ve ilk kez bir gemi yönetecekti. Rotayı belirlerken valinin etkisinde hızlı ancak tehlikeli bir rotayı tercih etti. Yeterli denizcilik bilgisi olmadan sonuç kaçınılmazdı. Medusa karaya oturup, batmaya başladığında ortaya çıktı ki 400 kişilik filika yoktu. Vali, kaptan ve önde gelenler filikalara yiyeceklerin önemli miktarını alarak doluştu. Geride kalan 150 kişi, Medusa’nın tahtalarından yapılan ve filikaların çektiği sal ile taşınacaktı. Yanlarına kalan su, bisküvi, şarap fıçılarını alarak yola çıktılar. Filika ile salı bağlayan ip, daha ilk gece ağırlık yaptığı ve saldakilerin filikaya geçme çabaları nedeniyle kaptanın emriyle çözüldü. Salın üstündekiler filikanın kendilerini karanlık sularda bırakarak ilerleyen köpüklerini büyük bir üzüntü ile izlediler. Ondan sonra salda büyük bir trajedi yaşandı. Kenarda olan yirmi kişi salın sıklıkla ucundan batması nedeniyle sulara gömüldü. Ortalara geçme savaşı işte bu yüzden başladı. Duruma silahları olan subaylar müdahale etti. Açlıktan, şaraptan sarhoş olmuş subaylara ve sala saldıran 65 kişi 2. gece öldürüldü. İlk gün bisküviler tükendiğinden yiyecekleri kalmadı. Yamyamlık üçüncü günden itibaren salda eksik ol(a)madı. Tablonun anlattığı 13. gecede ölüm sınırına yaklaşmış sadece 15 kişiydiler. Bu hikayeyi sağ kurtarılan, saldan atılacak yaralılara bizatihi karar veren Dr. Henry Savigny ve Alexandre Correard’ın anlatımıyla bize bugünlere ulaştı. Olayın anlaşılmasından sonra Medusa’nın kaptanı yargılanarak suçlu bulundu.
Theodora Gericault, bu tabloyu yapabilmek için sağ kurtulan kazazedelerden bilgi aldı hatta salın küçük bir örneğini yaptırarak tablosu için model olarak kullandı. Hastane morgunda boğulanların cesetlerini inceledi. Teker teker kazazedelerin eskizleri çizdi. En nihayetinde bu başyapıtı bir anda değil, emek, uğraş vererek yarattı. Şimdi tekrar bakın Medusa’nın salına, bakmak ile görmek arasındaki fark bir hikaye, bir gerçek, bir de sanattır!
Bu ilk ışıklarıyla ışıyan günün kendi başyapıtınız olması dileğiyle..
Sevgilerle💝
Elif Gılbaz Ata
#medusa #medusanınsalı #louvre #TheodoraGericault
Elifcim kalemine sağlık çok akıcı yazmışsın. Liyakattan bahsetmişsin ilimden bilimden uzaklaşıp iş bilmeyen ellere teslim edilen herşeyde sonuç kaçınılmaz kötü son olur. Günümüze uyarlarsak bu yol yöntem çok tanıdık geliyor değil mi …
BeğenLiked by 2 people
Teşekkürler teyzecim 💝🧿bizde bir imparatorluk sırf liyakat olmadığı için çürüdü. Bugün de farklı değil, oyüzden gözüm bir yerden ısırıyor diyeyim🤗
BeğenLiked by 2 people
Yine kalemin dile gelip konuşmuş adeta! Ellerine sağlık 👏🤗
BeğenLiked by 2 people
Çok teşekkürler, çok naziksiniz 🤗
BeğenLiked by 2 people
Olay cok üzücü .. zorluklar karşısında insanın yasama kodlanmasi sebebiyle mi insani insan yapan erdemler yitiriliyor ? Ilkel benlige dönuluyor. Bir türlü bunun yanitini bulamiyorum. Olay çok üzücü.. eser müthiş .. ressam belli ki “an” a gitmeyi başarmış, orada yasayip, duygulari hissetmis.. e hal böyle olunca bize aktaran nadide çiçek de eserin icine girip, koklamis, görmüş ve kaleme alip aktarmis.. en müthişim sensin .. kalemine saglik canim 😍💜
BeğenLiked by 2 people
Çok teşekkürler Nesrinim balım😍 Gericault’un en büyük şansı olay olduktan kısa sayılabilecek bir süre sonra bu konuyu gündeme alması ve bizzat kazazedelerle görüşerek gerçek verilerle hareket etmesi. Kaptanın mahkemesine de gitmiş, savunmasını dinlemiş belki çok fazla şey öğrendi bu 160 m2 ilk büyük sal mezar hakkında yansıttığı da başyapıt olmasına yetti. Bu tablonun bir diğer özelliği de monarşinin yaptığı bu deyip, karşıt görüş sergilemesi. Tekrar teşekkürler yorumun benim için hep farklı bir açı olmuştur; güzel gönül gözünün hayat çemberime verdiği açı.. sevgiler canım, öpüyorum 😍😘
BeğenLiked by 1 kişi
Sevgili Elif,
Büyük müzeleri dolaşmayı çok sevmem. Bir süre sonra insan kanıksıyor. Çok değerli eserlere hakettikleri önemi vermeden önünden yürüyor geçiyor.
Louvre müzesine sadece bu eseri görmek için gidebilirim.
Kalemine sağlık
BeğenLiked by 1 kişi
Çok teşekkürler sevgili Mahmut hocam 💝 Louvre’a çok önce gitmiştim, hatta sıra fazla olduğundan bekleyemedik bile, anılarım çok flu, tekrar bu gözle gitmek planlarımda. Bilgi sonsuz, her şey bir damla bu okyanusta. Tekrar teşekkürler, selamlar sevgiler 😊🧿
BeğenLiked by 1 kişi